DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın “AİHM ne demiş bizi ilgilendirmiyor” sözleri hakkında, “Sayın Erdoğan’a soruyorum. AİHM onca yıldır bizim mahkemelerimize saygısızlık etmiyordu da şimdi mi ediyor? Eğer Türkiye AİHM’e en çok şikâyet edilen ülkeler listesinde başlardaysa, bunun sebebi de sizsiniz. Madem öyle, siz, kendiniz, niçin zamanında tam üç defa AİHM’e başvurdunuz?” diye sordu.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Adana’daki il kongresine katıldı. Kongrede konuşan Babacan, Avrupa Birliği’yle ilişkiler, Avrupa Konseyi’nin Türkiye kararı ve gençlerin sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘TÜRKİYE’NİN UZUN VADELİ BİR HEDEFE İHTİYACI VAR’
Türkiye’nin uzun vadeli bir hedefe ihtiyacı olduğunu vurgulayan Ali Babacan, “Ülkemizi Avrupa Birliği’ne tam üyelik rotasına sokacağız. Günün birinde üye oluruz olmayız, alırlar almazlar, biz isteriz istemeyiz, bu ayrı mesele. Türkiye’nin uzun vadeli bir hedefe ihtiyacı var. Önemli olan bu istikamettir. Biz, Avrupa Birliği müktesebatına uyum için yol aldıkça, bundan 84 milyon istifade edecektir. Biz bunu kendimiz için yapacağız, başkası için değil” dedi.
’28 ÜLKENİN UYGULADIĞI KAMU İHALE MEVZUATINI TÜRKİYE’DE DE UYGULAYACAĞIZ’
Babacan, “İlk olarak, bozulan siyasi diyaloğumuzu mutlaka yeniden tesis edeceğiz. Gümrük Birliği’ni genişletmek için kolları sıvayacağız. Avrupa Birliği’yle Türkiye arasında vize uygulamasının kalkması için de çalışacağız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları pasaportunu masaya koyduğunda ona kapılar açılacak. Avrupa ülkelerinden ülkemize akacak doğrudan yatırımların artmasını sağlayacağız. Bu istikametle beraber, ülkemiz hem demokraside hem hukukta hem de ekonomide süper lige yükselecek. Zor koşullar yaşandığında vatandaşına IBAN veren değil, aynı Avrupalı pek çok ülkede yapıldığı gibi vatandaşına doğrudan destek veren, sorumluluk sahibi bir yönetim olacağız. Beştepe’nin etrafında kümelenen dar bir grubun kamu kaynaklarını kendi arasında paylaşmasına son vereceğiz. Onun yerine, halkımızın yararı için, Avrupa Birliği’nde geçerli olan, 28 ülkenin uyguladığı, kamu ihale mevzuatını Türkiye’de de uygulayacağız.”
BABACAN ERDOĞAN’A SORDU: NEDEN ZAMANINDA 3 DEFA AHİME BAŞVURDUNUZ?
Erdoğan’ın, AİHM’in Osman Kavala kararıyla ilgili olarak “AİHM ne demiş bizi ilgilendirmiyor” sözlerini de değerlendiren Babacan, Erdoğan’ın üç defa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurduğunu hatırlattı. Babacan, 2002 tarihli “Erdoğan’ın umudu Avrupa” başlıklı bir haberin gazete kupürünü göstererek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Erdoğan’a soruyorum. AİHM onca yıldır bizim mahkemelerimize saygısızlık etmiyordu da şimdi mi ediyor? Eğer Türkiye AİHM’e en çok şikâyet edilen ülkeler listesinde başlardaysa, bunun sebebi de sizsiniz. Madem öyle, siz, kendiniz, niçin zamanında tam üç defa AİHM’e başvurdunuz? Bu ülkede yargının bağımsız ve tarafsız çalışmadığında nasıl vahim hatalar yaptığını, bir şiir okuduğunuz için hapse girdiğinizde siz de gördünüz. O vesayet günlerinde size haksızlık yapıldığında siz de insan hakları mahkemesinin kapısını çaldınız.”
‘BU YANLIŞ İSTİKAMETİ DURDURACAĞIZ’
Babacan, “Sayın Erdoğan AİHM’e başvurunca sorun yok ama başkası başvurduğunda var. Böyle bir şey olur mu? Burada mesele, AİHM veya sayın Erdoğan falan değil. 84 milyonun hakkını, hukukunu ilgilendiren; ülkemizin uluslararası itibarını belirleyen bir konudan bahsediyoruz. Türkiye’nin gençleri Avrupa’ya gitmek isterken, Avrupa’dan kopmak için adeta gereken her şeyi yapan bir yönetim felaketinden bahsediyoruz. Biz bu yanlış istikameti durduracağız” dedi.
Babacan konuşmasının devamında şunları söyledi: “Adı pelikan mıdır, melikan mıdır, kuş sürüsü müdür nedir, geçenlerde bana dönük kampanya başlatmış. Niye? Gençlik yıllarımda kendi imkanlarımla yurt dışına çıkmışım. Bu kuş sürüleri ve onların akıl babaları, kamu kaynaklarını tepe tepe kullanmayı alışkanlık haline getirdikleri için herhalde şaşırdılar. Ben, dünyayı gezip görmüş olmaktan, görgü ve bilgimi artırmış olmaktan gurur duyarım. Kendi imkanlarımla, dünyayı tanımaktan, yeni bilgiler öğrenmekten niye utanacak mışım? Bu ülkenin gençlerini en temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma düşürdüğünüz için siz utanın. Öyle kamu kaynaklarıyla, nereden geldiği bilinmeyen paralarla boğaz kenarından operasyon işleri yapanlar ve onlara bunu yaptıranlar anlayamaz.”
‘MÜLAKAT SİSTEMİNİ KALDIRACAĞIZ’
Gençlerin torpili olmadığı için işsizliğe mahkum edildiğini söyleyen Babacan, “Liyakatsizliğin maskesi mülakat sistemini kaldıracağız. Yazılı sınav neyse o. Gençlerin kaliteli, nitelikli, dünya standartlarında eğitim alması için köklü bir eğitim reformu başlatacağız. Gençleri, ailelerinden daha geride bir hayat yaşayacaklarını düşünmeye sürükleyen bu zorbalığa son vereceğiz. Ucuz ve hızlı internet hizmeti sunacağız. Teknoloji ürünlerindeki vergi yükünü gençler için azaltacağız. Gasp edilmiş tüm özgürlükleri iade edeceğiz” şeklinde konuştu.
Gençlerin umutsuzluğa sürüklendiğini belirten Babacan, “Gençlerin umutsuzluğa sürüklenmesi Türkiye’nin bir numaralı beka sorunudur. Cumhurbaşkanı dilinden hiç düşürmüyorlar ya, her şeye ‘beka’. Beka, ayakta kalmak demek. Gençlerin terk etmek istediği bir ülke ayakta kalabilir mi?” dedi.