Denizli’deki çevre ve sivil toplum örgütleri zeytinlikleri korumak için güç birliği yaptı. Çevreciler Maden Yönetmeliğinde madenciler lehine yapılan değişikliğin yasalara aykırı olduğunu savundu, normlar hiyerarşisine uygun olmadığını ileri sürdü.
Denizli’de Ziraat Mühendisleri Odası, Merkez Ziraat Odası, Denizli Barosu ve Büyük Menderes İnisiyatifi maden yönetmeliğinde işletmeler lehine yapılan değişikliğin yasalara uygun olmadığını savunarak zeytinliklerin korunması için herkesi duyarlı olmaya çağırdı.
STK’lar adına konuşan Gülhan Saruhan çevrecilerin mücadelesi ile daha önce yapılan mevzuat değişikliklerinin yargı tarafından durdurulduğunu hatırlatarak, “Anayasal hukuk devletinde normlar hiyerarşisine göre yasalar Anayasaya, yönetmelikler ise yasalara aykırı düzenlenemez. 1 Mart’ta yapılan maden yönetmeliği değişikliği zeytinliklerin talanına, normlar hiyerarşisine aykırı şekilde yasal kılıf hazırlamaktır” ifadelerini kullandı.
YASALARI HATIRLATTI
Saruhan zeytinlik alanların yasalarla korunduğunu hatırlatarak, “Anayasa’nın 44 ve 45’nci maddeleri tarımsal üretim alanlarının korunmasını düzenliyor. 1939 tarihli Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun; zeytinliklerin korunmasını ve geliştirilmesini düzenliyor.
Zeytinlik alanların daraltılamayacağını belirten yasaya göre; zeytinliklerin 3 kilometre yakınında zeytin işleme tesisi dışında toz çıkaran hiçbir tesise izin verilemez. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu; toprağın korunması, geliştirilmesi, tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını düzenliyor. Buna rağmen maden yönetmeliğine eklenen fıkra zeytinliklerin ölüm fermanıdır” diye konuştu.
KAMU YARARI KAVRAMI CİDDİ BİR TEHLİKE
Enerji amaçlı belli şirketlere yönelik yeni imtiyazları kabul etmeyeceklerini belirten Saruhan, “Değişiklikte yer alan kamu yararı kavramı geçmişteki olumsuz uygulamalar ortada iken zeytinliklerin geleceği adına ciddi bir tehlikedir ve kabul edilemez.
Faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getirme taahhüdü geçmiş uygulamalar dikkate alındığında işlevsizdir. Asırlık zeytinliklerin belli şirketlerin kârı için taşınmaya çalışılması ya da şekilsel yeni zeytinlik dikilmesi taahhüdünün bilimsel hiçbir açıklaması yoktur. Yönetmeliğe karşı yasal mücadelemizi sürdüreceğiz. Yönetmelik değişikliği ile verilecek yeni izinler için de hukuki süreci işletileceğiz” ifadelerini kullandı.