Hayat pahalılığı ve enflasyon tarihi seviyelere çıkmasına rağmen iktidar yetkilileri sık sık, “Vatandaşımızı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz” şeklinde açıklamalarda bulunuyor. Ancak bir yandan pazar ve marketteki fiyatı gören; bir yandan da iktidarın söylemlerini dinleyen vatandaş, gerçeğin böyle olmadığını düşünüyor. Çünkü hayat pahalılığını en derinden dar gelirli yurttaşlar hissediyor…
Kamera: Sinan TUNÇ
İğneden ipliğe her şeye gelen yüksek zamlar halkın belini büktü. Enflasyon ve hayat pahalılığı zirveye ulaştı.
Neredeyse her gün zam haberiyle uyanıp, zam haberiyle yatan vatandaş ne yapacağını şaşırır hale geldi.
Dar gelirli enflasyon altında “çiğnendiğini” söylerken; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere iktidar yetkilileri vatandaşların enflasyona ezdirilmediğini ve ezdirilmeyeceğini ifade ediyor.
Her alışverişe gittiğinde çarşı, pazar ve marketteki yüksek fiyatlarla yüz yüze gelen vatandaşlar, iktidar cephesinden yapılan söylemlerin gerçeği yansıtmadığını, etiketlerin de bunun en büyük kanıtı olduğunu dile getiriyor.
SÖZCÜ muhabiri İstanbul Bakırköy Meydanı’nda vatandaşa mikrofon uzattı, “Türkiye’de vatandaş enflasyona, hayat pahalılığına ezdirilmedi, ezdirilmiyor’ sözüne katılır mısınız?” diye sordu.
Verilen yanıtlar şöyle oldu:
“27 YIL ÇALIŞIP EMEKLİ OLDUM, KARDEŞLERİMİN YARDIMIYLA GEÇİNİYORUM”
Şakire Şeyda Ataş: “Olur mu? Fazlasıyla eziliyoruz. Bugün eğer 5 litrelik bir yağ 204 liraysa daha artık bunun ötesinde söyleyecek bir söz yok. Ben bir emekliyim, maaşım 2700 lira ve bununla ay sonunu getirmenin imkanı yok. 27 yıl çalışıp emekli olmuşum, 56 yaşına gelmişim, kardeşlerimin desteği olmadan emekli maaşımla geçinmemin imkanı yok. Ne ağır bir şeydir ki kardeşlerimin desteği ile geçiniyorum. Bu insana dokunuyor. 27 yıl çalıştıktan sonra kendi başına yaşamını sürdürememek çok ağır bir şey. (Mesleğinizin başında, emekli olduğunuzda böyle bir hayat yaşayacağınız tahmin eder miydiniz?) Hayır, mümkün değil. Bu ülkede çalışmanın, emek vermenin maalesef bir karşılığı yok. (Sizce Türkiye neden bu hale geldi?) Kötü ve yanlış politikalar, yanlış yönetim diyelim. Sonuç da bu…”
“HAYAT PAHALILIĞI ÇEKİLECEK GİBİ DEĞİL”
Ramazan Akkaya: “Kesinlikle katılmam. (Siz ezildiğinizi mi hissediyorsunuz?) Yaşıyoruz zaten. (Hayat pahalılığı) Çekilecek gibi değil. Bir teneke yağ 200 lirayı geçti… Ne demek ya? Ne hale geldik. Bir kilo domates 25 lira… (Son dönemde alım gücünüzde bir düşüş var mı?) Yüzde 50’den fazla var. ‘Var mı?’ değil, yaşıyoruz zaten. Her gün yaşadığımız şeyler bunlar. (Geçim derdine düştünüz mü?) Onun için koşturuyoruz. Aldığımız 3000 lira emekli maaşı, onunla da nereye kadar idare edersiniz? Ev kirası elektrik, doğalgaz, su… (Yetmediği için iş mi arıyorsunuz?) Onun için koşturuyoruz da olursa…”
“UCUZUNU BULMAK İÇİN MARKET MARKET DOLAŞIR HALE GELDİK”
Toros Kirişçioğlu: “Hayır katılmam. Çünkü hayat pahalı. Herkes görüyor bu pahalılığı. Ay sonunu rahatça getiremiyoruz. Devamlı hangi market daha ucuz diye bakıyoruz. Market market dolaşır hale geldik maalesef. Ay sonunu zar zor getiriyoruz. Son 3-4 aydır böyle. Yapacak bir şey yok…”
“‘YAPACAĞIM, EDECEĞİM’; BAŞKA HİÇBİR ŞEY YOK”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Ezdirilmiyor he? Ezdirilmeyi bırakın, çiğnenmediği kaldı! Enflasyona karşı böyle bir anlayış, böyle bir hükümet ben görmedim. Olmaz öyle şey. Baştakilerin hepsi, ‘yaptım yapacağım, ettim edeceğim’ diyor; başka hiçbir şey yok. Allah haksızın hakkından gelsin.”
“BAŞIMIZDAKİLER BU HALE GETİRDİ”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Çok pahalı. Bu kadar pahalılık (eliyle boğazını göstererek) insanın şurasına getirdi. Hiç geçinilecek gibi değil. (Sizce neden bu hale geldi?) Neden olacak, başımızdakilerden. Bunun hiç başka bir sebebi yok. Başımızdakiler yaptı.”
“EKONOMİYİ YÖNETENLER DAHA DİKKATLİ OLSAYDI BÖYLE OLMAZDI”
İsmini vermek istemeyen vatandaş: “Ekonomiyi yönetenler daha dikkatli, daha gerçekçi olsalardı bu böyle olmazdı.”
