Demokrasi Arenası’nda Uğur Dündar’ın sorularını yanıtlayan İBB Başkanı İmamoğlu, “Bugün bir seçim olsa siz yine aynı farkla kazanacağınıza inanıyor musunuz?” sorusuna şöyle yanıt verdi: Aynı farkla kazanmak beni üzer. Ben onun çok daha üstünde oy alacağımızı görüyorum. Zannediyorlar saldırdıkça farkı kapatacağız ama hayır, saldırdıkça fark açılıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Demokrasi Arenası’nda SÖZCÜ yazarı Uğur Dündar’ın sorularını yanıtladı.
“HER KONUDA KARGAŞA ÇIKARMAYA ÇALIŞIYORLAR”
İstanbul Valiliği’nden, İBB’ye bağlı İstanbul Vakfı ile ilgili yasal işlem başlatılması hakkında konuşan İmamoğlu, “Valilik bu bir kampanyadır, kampanya bizden izin almadan yapılamaz diyor. Esas olan şu; İBB bir kamu kurumu. Ona ait bir vakıf. Valilik gece yarısı emniyet çalışanlarımızla, polisimizle alışveriş merkezinde cihazlara koyacağına arasaydı İstanbul Büyükşehir Belediye başkanını. Bu nezaketsizliği göstermelerinin ne olduğunu biliyorum. Her konuda bir kargaşa çıkarmak. İyi niyetli insanlarımızın bile vicdanını yaralıyorlar” ifadelerini kullandı.
“MESELE BİZİ ENGELLEYEMEMELERİ”
“Kaç projeniz merkezi güç iktidar tarafından engellendi?” sorusunu yanıtlayan İmamoğlu, “Bu soruya cevap vermeye kalksam sayfa sayfa anlatmaya devam ederim” dedi.
Engellenen projelerle ilgili konuşan İmamoğlu, şöyle devam etti;
“Meseleleri bizi engellemeleri değil. Amaç bizi engellemeleri değil, bizi engelleyememeleri. Bizi engelleyemedikçe çıldırıyorlar. Çünkü biz yine de işimizi yapıyoruz. Başarıyoruz. Biz farklı farklı metodlarla, farklı farklı yollarla vatandaşımızın eksiğini tamamlıyoruz. Biz çözüm ve çare üretiyoruz.
Biz tıkır tıkır işimizi yapıyoruz. Bu şekilde süreci yönettiğimiz için çıldırıyorlar. Yatıyorlar İstanbul, kalkıyorlar İstanbul…
Bunların halk nezdinde itibarı yok. Halk gülüyor bu yaptıklarına. Üzülerek izliyorum.
“KARADENİZ’E GİTTİLER BENİ ANLATTILAR, UKRAYNA’YA GİTTİLER BENİ ANLATTILAR…”
Seçimi kazandığımda sevinmiştim ‘Biz gayet güzel İstanbul’un sorunlarını konuşup hızlıca aşacağız’ diye. Bu konularda iyi niyette, güzel iş birliğinde, ortak akılda masadan uzlaşarak kalkmada kendime çok güvenirim. Biz bunu istedik, talep ettik ama ne mümkün!
Ben cumhurbaşkanımızdan bunları duymak istemem. İstanbul’da televizyonlarda beni anlattılar. Karadeniz’e gittiler yine konu İstanbul. Yetinmedi yine Ukrayna’dan dönüşte konu İmamoğlu. Ben zaten diyorum beni çok seviyor, onu farkındayım. Ben de onu seviyorum. Seçimden önce oturduk konuştuk, ne güzel uzlaştık, tahmin ediyorum kendileri de anladılar seçimi kazanacağımı güzel mesajlar verdiler. Şimdi ne oldu da konuşmuyoruz?
“BİR ÇILDIRMIŞLIK, AKIL TUTULMUŞLUĞU VAR”
Bir çıldırmıştık, bir akıl tutulmuşluğu var. Bu millet sorumluluğunu yerine getirmeyenden günü geldiğinde çok sert hesap sorar. Ben hala sorumlu olanları, sorumluluğa tüm iyi niyetimle ve tüm sabrımla davet ediyorum. 16 milyon İstanbullunun hizmet alması azmi ve inancıyla…Tekrar söylüyorum bizi engelleyemezler. Sinirleri, öfkeleri, kıskançlıkları adına ne derseniz deyin, bizi engelleyemedikleri için. Onun için destek siyaseti değil köstek siyaseti geliştiriyorlar. “
SEÇİM AÇIKLAMASI: ÇOK DAHA ÜSTÜNDE OY ALACAĞIMIZI GÖRÜYORUM
“Bugün bir seçim olsa siz yine aynı farkla kazanacağınıza inanıyor musunuz?” sorusuna da yanıt veren İmamoğlu, şunları söyledi;
“Aynı farkla kazanmak beni üzer. Ben onun çok daha üstünde oy alacağımızı görüyorum açık ve net. Bugün İstanbul’da özellikle genç nüfusun nasıl bir ilgiyle, nasıl bir umutla bize sarıldığını görüyorum.
Benimle eğer bunu test etmek isteyen AKP’li siyasiler varsa buyursunlar benimle gezsinler. Zaten İstanbul’da sadece benimle beraber gezebilirler, yalnız gezebileceklerini zannetmiyorum. Gelsinler nasıl yanlış yaptıklarını kendi gözleriyle görsünler.
Yanlış yaptıklarını hissederlerse bu yanlıştan vazgeçerler. Ben böylesi bir durumdan faydalanmayı isteyecek kadar sıradan bir siyasetçi değilim. Ben siyasette ahlaklı, kaliteli nitelikli bir yarıştan yanayım. Yani İstanbul’da hizmette yarışalım.
“UNUTTURULMAK İSTENEN SORUN EKONOMİ”
Unutturulmak istenen bir sorun var o da ekonomi. Bakın ekonomi şu anda iktidarın en fazla zafiyeti olan alan ve bunu unutturma çabası içerisinde Ekrem aşağı Ekrem yukarı…
Kötülemelerinin hiçbir faydası yok onlara. Zararı var. Bugün ben hangi farkla kazanabileceğimi İstanbul’da açıklarsam çok kafaları önlerine eğilir.
Zannediyorlar saldırdıkça farkı kapatacağız ama hayır, saldırdıkça fark açılıyor. “