Kuzey Kore'den ABD'ye Şok Uyarı: Altın Kubbe Savaşı Tetikleyecek!
Dünya

Kuzey Kore'den ABD'ye Şok Uyarı: Altın Kubbe Savaşı Tetikleyecek!


27 May 20255 dk okuma31 görüntülenmeSon güncelleme: 06 June 2025

Kuzey Kore, ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı "Altın Kubbe" savunma sistemi planına sert tepki gösterdi. Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı, bu planın küresel nükleer silahlanma ve uzay silahlanması yarışını hızlandıracağını iddia etti. Bu durum, iki ülke arasındaki gerilimi daha da tırmandıracak gibi görünüyor.

Altın Kubbe Planı Nedir?

ABD'nin "Altın Kubbe" olarak adlandırdığı savunma sistemi, ülkeyi balistik füze saldırılarından korumayı amaçlayan bir projedir. Bu sistem, uzaya yerleştirilecek sensörler ve önleyici füzelerden oluşacak. Amaç, düşman füzelerini daha fırlatılır fırlatılmaz tespit edip imha etmek. Ancak Kuzey Kore, bu planın kendi stratejik güvenliğini tehdit ettiğini düşünüyor ve bu duruma şiddetle karşı çıkıyor.

Kuzey Kore'nin Tepkisi

Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ABD'nin bu planının "çok tehlikeli" bir girişim olduğu belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

  • "ABD'nin planı, nükleer silah sahibi devletlerin güvenlik kaygılarını harekete geçirerek küresel nükleer silahlanma ve uzay silahlanması yarışını hızlandıracaktır."
  • "Bu plan, ABD'nin kendini beğenmişliğinin, kibrinin, zorbalığının ve keyfi uygulamalarının zirvesi ve ürünüdür."
  • "ABD'nin uzay tabanlı askeri altyapıyı önleyici bir şekilde kullanacağını açıklaması, tek kutuplu egemenlik stratejisini destekleyen bir nükleer uzay savaşı senaryosudur."

Kuzey Kore, ABD'nin bu planını bir provokasyon olarak görüyor ve bu durumun bölgedeki istikrarı daha da bozacağını savunuyor.

Olası Sonuçlar

Kuzey Kore'nin bu sert tepkisi, ABD ile arasındaki gerilimi daha da artırabilir. Uzmanlar, bu durumun yeni bir silahlanma yarışına yol açabileceği konusunda uyarıyor. Özellikle uzayın askerileştirilmesi, küresel güvenlik açısından ciddi sonuçlar doğurabilir. ABD'nin "Altın Kubbe" planı, sadece Kuzey Kore'nin değil, diğer ülkelerin de tepkisini çekebilir ve uluslararası ilişkilerde yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.