
Trump'tan Şok Tehdit: Asker Gönderip Sivil Vuracak Mı?
ABD'de Los Angeles'ta yaşanan olaylar sonrası sular durulmuyor. Göçmen karşıtı politikalar ve sonrasında patlak veren kitlesel ayaklanmalar, ülkeyi adeta bir savaş alanına çevirdi. Başkan Donald Trump'ın protestocuları "vurmakla" tehdit etmesi ise bardağı taşıran son damla oldu. Ülkenin önde gelen Anayasa hukukçularından Lee Hudspeth, bu durumun Anayasa'yı aşındırdığını ve küresel sağın yükselişini hızlandırabileceğini belirtiyor. Peki, Trump gerçekten asker gönderip sivil vurabilir mi? İşte detaylar:
ABD'de Anayasal Kriz mi Yaşanıyor?
California Valisi, federal hükümeti mahkemeye vereceklerini açıklarken, Trump yönetimi Ulusal Muhafızların yanı sıra deniz piyadelerini de bölgeye gönderdi. Eyalette olağanüstü hal ve sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Teksas Eyaleti eski Baş Yargıcı Lee Hudspeth, yaşanan krizi Haber Global Web Özel'e değerlendirdi. Hudspeth'e göre ABD'de Anayasal bir kriz yaşanıyor. "Ordu kente giremez ve sivil vuramaz" diyen hukukçu, Trump'ın Anayasa'yı aşındırmasının küresel ölçekte aşırı sağı yükseltebileceğini ifade ediyor.
Hukukçular Ne Diyor?
Lee Hudspeth, Trump'ın açıklamalarının Anayasa'ya aykırı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
- "Başkanın yetkileri sınırlıdır."
- "Ordu, iç güvenlik sorunlarını çözmek için kullanılamaz."
- "Sivillere karşı güç kullanmak son çare olmalıdır."
Hudspeth'e göre, Trump'ın bu tür söylemleri, ülkedeki gerginliği daha da artırıyor ve kutuplaşmayı körüklüyor. Ayrıca, bu durumun küresel ölçekte otoriter rejimlerin yükselişine zemin hazırlayabileceği de belirtiliyor.
Olayların Küresel Etkileri Neler Olabilir?
Trump'ın ikinci Başkanlık döneminde ülkedeki ilk büyük krizi olarak kayıtlara geçen bu olaylar, sadece ABD'yi değil, tüm dünyayı etkileyebilir. Özellikle, küresel sağın yükselişi ve otoriter rejimlerin güçlenmesi gibi riskler, uluslararası ilişkilerde yeni sorunlara yol açabilir. Bu durum, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerlerin sorgulanmasına neden olabilir.
ABD'de yaşanan bu olaylar, demokrasinin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Trump'ın Anayasa'yı aşındıran söylemleri ve eylemleri, ülkedeki siyasi gerginliği tırmandırırken, küresel ölçekte de endişe yaratıyor. Bu durumun, uluslararası ilişkilerde yeni sorunlara yol açabileceği ve otoriter rejimlerin yükselişine zemin hazırlayabileceği unutulmamalıdır. Umarız, ABD'deki bu kriz en kısa sürede çözülür ve demokrasi yeniden güçlenir.