2018’de 901 bin olan yerli nüfus artışı, 2021’de 607 bine geriledi. Yerli nüfustaki artış hızı bu dönemde binde 11,3’den binde 7,4’e sert düşüş yaşadı. TÜİK’in 2020 yılında ölüm ve göç istatistiklerini yayımlamaması, Covid19 kaynaklı ölümlerin resmi sayıların çok ötesinde olabileceği şüphesini artırıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bugün nüfus verilerini yayımladı. Buna göre, Türkiye’de ikamet eden nüfus, 31 Aralık 2021 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre 1 milyon 65 bin 911 kişi artarak 84 milyon 680 bin 273 kişiye ulaştı.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre, ülkemizde ikamet eden yabancı nüfus, bir önceki yıla göre 458 bin 626 kişi artarak 1 milyon 792 bin 36 kişi oldu.
Yabancı nüfus artışı dışarıda bırakıldığında, 2021’de yerli nüfus artışı 607 bin 285 oldu.
2018’de 901 bin 384 olan bu rakam, 2019’da 830 bin 965’e, pandemi yılı olan 2020’de 657 bine gerilemişti.
Yerli nüfus artışındaki belirgin gerileme, pandeminin ikinci yılında hızlanarak devam etti.
2018’de binde 11,3 olan yerli nüfus artış hızı, 2019’da yüzde 10,3’e, 2020’de binde 8,1’e, 2021’de ise binde 7,4’e geriledi.
Bu artış oranı, binde 12,7 olan genel nüfus artış oranının ve yüzde 34,3’lük yabancı nüfus artışının çok altında kaldı.
TÜİK ÖLÜM VE GÖÇ VERİLERİNİ YAYIMLAMADI
2019 yılında Türkiye’de 435 bin 941 ölüm, 1 milyon 186 bin 560 doğum oldu. 2019’da yurt dışından Türkiye’ye 677 bin 42 kişi göç ederken, Türkiye’den yurt dışına göç 330 bin 289 kişi oldu. Böylece 2019’daki 1,1 milyonluk nüfus artışının kaynakları da belli oldu.
Ancak pandemi yılı olan 2020 yılına ilişkin ölüm ve göç istatistiklerinin yayımlanması, TÜİK tarafından ertelendi. Bu veriler aradan aylar geçmesine rağmen hâlâ yayımlanmadı.
Böylece 2020 yılındaki nüfus artışının 459 bine düşmesindeki nedenlerin üstü örtülmüş oldu.
2020’de yabancı nüfusta kaydedilen yaklaşık 200 bin kişilik düşüş ve doğum sayılarında kaydedilen yaklaşık 75 bin kişilik düşüş dışında ölüm ve göç verileri bilinmediği için nüfus artış hızının 2020’deki düşüşünün kaynakları tam olarak hesaplanamadı.
KURUMLAR SUÇU BİRBİRİNE ATTI
TÜİK, resmi takvimine göre 24 Haziran 2021 tarihinde yayımlaması gereken 2020 yılına ilişkin ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerini yayımlamamış ve yaptığı açıklamada “idari kayıtlardan üretilmekte olan istatistiklere ilişkin çalışmaların henüz tamamlanamamış olması sebebiyle ileri bir tarihe ertelenmiştir” demişti.
2021 yılı Aralık ayında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bakanlığının bütçe görüşmeleri sırasında TÜİK’in neden ölüm verilerini paylaşmadığı sorulan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “O TÜİK’in sorunu” savunmasını yapmıştı.
Covid-19 geçirenlerde hastalığın bıraktığı hasarlardan dolayı, gelecek üç yıl boyunca mevcut ölümlerin 3-4 katı kadar kayıp beklendiğini belirten Koca, “TÜİK açıkladığında en az iki hatta üç kat olduğunu göreceğiz. Covid-19’un yıkıcı etkisi basit değildi, çok büyüktü” ifadesini kullanmıştı.
SALGINDA FAZLADAN ÖLÜMLER 251 BİNE ULAŞTI
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Grubu üyesi Güçlü Yaman, yerli nüfus artış hızındaki belirgin düşüşün olası nedenlerine ilişkin sozcu.com.tr’ye konuştu.
Belediyelerin ölüm verilerinden yaptığı hesaplamaya göre, geçmiş yıllar ortalamasına kıyasla Türkiye’de 2020 yılında 11 Mart-31 Aralık döneminde 110 bin fazladan ölüm olduğunu ancak Sağlık Bakanlığı’nın resmi Covid19 kaynaklı ölüm sayısının 20 bin 881 olduğunu belirten Yaman, fazladan ölümlerin doğrudan ve dolaylı olarak salgın ölümleri ya da salgın ve salgına bağlı nedenlerden kaynaklı ölümler olduğunu düşündüğünü ancak resmi veriler yayımlanmadığı için kesin rakamların bilinemediğini dile getirdi.
11 Mart 2020-1 Şubat 2022 tarihleri arasındaki salgın döneminde Türkiye’de fazladan ölümlerin 251 bine ulaştığını, bu rakamın resmi covid19 ölüm sayısı olan 88 binin çok üzerinde olduğunu belirten Yaman, TÜİK ölüm ve göç istatistiklerini yayımlamadığı için belediyelerin ölüm verileri üzerinden hesaplama yapmak zorunda kaldıklarını söyledi.