Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından hazırlanan son rapor, inşaat malzemesi sanayi üretiminde 2025 yılının Ocak ayında %3,1'lik bir artış olduğunu gösteriyor. Bu büyüme, sektörde yeni bir ivme kazandırırken, ABD'nin uyguladığı ek vergilerin Türkiye'yi bazı pazarlarda avantajlı konuma getirdiği belirtiliyor. Ancak, bazı alt sektörlerde düşüşler yaşanırken, yüksek faiz oranlarının dünya inşaat sektörünü olumsuz etkileyebileceği de raporda vurgulanıyor.
İnşaat Malzemesi Üretiminde Yükseliş ve Düşüşler
2025 Ocak ayında 15 alt sektörde üretim artışı yaşanırken, 8 alt sektörde azalma görüldü. Özellikle inşaat amaçlı alçı ürünleri (%18,7), yalıtımlı kablolar (%17,7), ahşap inşaat malzemeleri (%10,4) ve seramik kaplama malzemeleri (%9,9) üretiminde önemli artışlar kaydedildi. Mermer, granit ve plastik inşaat malzemesi üretiminde de büyüme yaşandı. Ancak, seramik sağlık gereçleri (%24,1), kilit ve donanım eşyaları (%27,4) ile demir çelik çubuk profil (%9,7) üretiminde düşüşler gözlemlendi.
- Yükselenler: Alçı, yalıtım, ahşap, seramik, mermer, plastik
- Düşenler: Seramik sağlık, kilit, demir çelik
Bu durum, sektördeki dengelerin değiştiğini ve bazı alanlarda talebin arttığını, bazılarında ise azaldığını gösteriyor. Üretimdeki bu farklılıklar, pazarın dinamik yapısını ve tüketici tercihlerindeki değişimleri yansıtıyor.
ABD'nin Yeni İthalat Tarifeleri ve Türkiye'nin Konumu
ABD'nin yeni yönetimi tarafından uygulamaya konulan ilave yüksek ithalat vergileri, küresel inşaat sektörünü etkileyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Bu durum, ülkelerin ihracat rotalarını yeniden şekillendirirken, Türkiye'nin hem iç hem de dış pazarda nasıl bir pozisyon alacağı büyük önem taşıyor. ABD'nin en yüksek vergiyi uyguladığı ülke olan Çin (%54), bu durumdan en çok etkilenen ülkelerden biri. Vietnam, Hindistan, Güney Kore, Japonya, Endonezya ve Malezya gibi ülkeler için ise %24 ve üzeri ilave vergiler getirildi. Türkiye için açıklanan ek vergi oranı ise %10 olarak belirlendi.
Bu gelişmeler ışığında, Türkiye, ABD pazarında avantajlı bir konuma yükseldi. Daha düşük vergi oranları sayesinde, Türk inşaat malzemeleri ABD pazarında rekabet avantajı elde edebilir. Ancak, ihracatta zorlanacak ülkelerin alternatif pazarlara yönelerek rekabeti artırması da bekleniyor. Bu durum, Türkiye'nin Avrupa ve Ortadoğu pazarlarındaki pozisyonunu zorlayabilir.
Yüksek Faiz ve Küresel İnşaat Sektörüne Etkileri
Raporda, yeni yüksek tarifelerin küresel ekonomide yavaşlamaya yol açabileceği ve enflasyonu yeniden yükseltebileceği belirtiliyor. Ekonomideki yavaşlamanın inşaat sektörlerinde de yavaşlamaya neden olabileceği öngörülüyor. Özellikle ABD, AB ve İngiltere pazarlarında bu durumun daha belirgin hissedileceği ifade ediliyor.
Enflasyondaki artışların faiz oranlarını yükseltebileceği veya faiz indirimi beklentilerini öteleyebileceği belirtilirken, görece yüksek faiz ortamının başta ABD ve İngiltere olmak üzere inşaat sektörlerine olumsuz yansıyacağı öngörülüyor. Buna karşın, AB'de faiz indirimlerinin süreceği ve bu gelişmeler ışığında inşaat malzemelerine yönelik küresel talebin durağan kalma ihtimalinin yüksek olduğu vurgulanıyor.
Sonuç olarak, inşaat malzemesi sanayi üretimindeki artış, sektör için olumlu bir başlangıç olsa da, küresel ekonomik gelişmeler ve ticaret politikalarındaki değişiklikler yakından takip edilmeli. Türkiye'nin bu süreçte avantajlı konumunu koruyabilmesi ve rekabet gücünü artırabilmesi için stratejik adımlar atması gerekiyor. İç pazarın korunması ve alternatif pazarlara yönelerek ihracatın çeşitlendirilmesi, sektörün sürdürülebilir büyümesi için kritik öneme sahip olacaktır.