Facebook temsilcilerinin TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’na gönderdikleri raporda, “Şu anda Facebook’ta, ekiplerimizin içerik değerlendirme çabalarını destekleyen Türkçe konuşan büyük bir ekibimiz var. Facebook’u güvenli bir yer haline getirmeye kararlıyız. Facebook’ta insanları tehdit eden, başkalarını dışlayan veya susturan içeriklere izin verilmez” denildi.
Facebook temsilcileri, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu üyelerinin sorularına ilişkin hazırladıkları raporu TBMM’ye gönderdi. Facebook veya Instagram’daki içeriğin yerel mevzuatın ihlal edildiğini iddia eden bildirimleri incelemek için sağlam bir sürecin bulunduğu belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:
– Bir bildirim aldığımızda, bunu önce Facebook Topluluk Standartları veya Instagram Topluluk Kuralları’na göre inceleriz. İçeriğin politikalarımızı ihlal ettiğini belirlersek, kaldırırız. İçerik politikalarımızı ihlal etmiyorsa, Global Network Initiative (Küresel Ağ Girişimi) üyesi olarak taahhütlerimiz ve Kurumsal İnsan Hakları Politikamız doğrultusunda, bildirimin geçerli olup olmadığını teyit etmek için dikkatli bir hukuki inceleme ve aynı zamanda bir insan hakları incelemesi gerçekleştiririz.
– Bildirimlerin hukuki olarak geçerli olmadığına, aşırı geniş olduğuna veya uluslararası insan hakları standartlarına uymadığına inandığımız durumlarda, açıklama talep edebilir veya herhangi bir işlem yapmayabiliriz. Her durumda; kararlarımızın, ifadeye ürünlerimiz aracılığıyla erişim üzerindeki etkisini dikkate alıyoruz. Organik içeriğe karşı Topluluk Standartlarımız yerine yerel mevzuat temelinde hareket ettiğimizde, içeriğe erişimi yalnızca hukuka aykırı olduğu iddia edilen ülkede kısıtlar ve başka herhangi bir ceza veya özellik kısıtlaması getirmeyiz” denildi.
“SALDIRILARI KALDIRIRIZ”
– Kamuya mal olmuş kişiler ve özel kişiler arasında ayrım yapıyoruz, zira görüşlere yer vermek istiyoruz ki, bu görüşler genellikle haberlerde yer alan veya geniş bir kitleye hitap eden kişilere ilişkin eleştirel yorumlar içeriyor. Tanınmış kişilere ilişkin olarak, ciddi saldırıları ve tanınmış kişinin doğrudan gönderi veya yorumda etiketlendiği belirli saldırıları kaldırırız.
– Ayrıca, insan hakları savunucuları, gazeteciler ve hükümet yetkilileri gibi, kötü niyetli bilgisayar korsanları tarafından hedef alınma olasılığı daha yüksek olan kişi gruplarına Facebook Protect güvenlik programımız aracılığı ile koruma sağlıyoruz. Bu kişi gruplarının, iki faktörlü kimlik doğrulama gibi daha güçlü hesap güvenliği korumaları benimsemelerine ve olası bilgisayar korsanlığı tehditlerini takip etmelerine yardımcı oluyoruz” denildi.
“TEHDİT EDEN İÇERİKLERE İZİN VERİLMEZ”
– Şu anda Facebook’ta, ekiplerimizin içerik değerlendirme çabalarını destekleyen Türkçe konuşan büyük bir ekibimiz var. İçeriği sağlayanın kim olduğuna bakılmaksızın politikalarımız herkese eşit olarak uygulanmaktadır. Facebook’u güvenli bir yer haline getirmeye kararlıyız. Facebook’ta insanları tehdit eden, başkalarını dışlayan veya susturan içeriklere izin verilmez. Gerçek bir fiziksel zarar riski veya kamu güvenliğine yönelik doğrudan tehdit olduğuna inandığımızda içeriği kaldırır, hesapları devre dışı bırakır ve kolluk kuvvetleriyle çalışırız.
“20 MİLYONDAN FAZLA İÇERİK KALDIRILDI”
– Çevrimdışı zararı ve taklitçi davranışı önlemek ve durdurmak amacıyla, insanların insanları, işletmeleri, mülkleri veya hayvanları hedef alan belirli suçları veya zararlı faaliyetleri kolaylaştırmasını, organize etmesini, teşvik etmesini veya kabul etmesini yasaklıyoruz. Şiddet içeren bir misyon beyan eden veya şiddete karışan organizasyonların veya bireylerin Facebookta yer almasına izin vermeyiz. Bu kuruluşları hem çevrimiçi hem de çevrimdışı davranışlarına, en önemlisi, şiddetle olan bağlarına göre değerlendiriyoruz.
– Tüm platformumuzda pandeminin başlangıcından bu yana, Covıd-19 ve aşı hakkındaki yanlış bilgileri yaymaya dair kurallarımızı tekrar tekrar ihlal ettikleri için 3 binden fazla hesabı, sayfayı ve grubu kaldırdık ve bu kuralları çiğnedikleri için 20 milyondan fazla içeriği kaldırdık.