Antalya'nın Serik ilçesinde yaşanan akıl almaz olayda, 25 yaşındaki S.Ö. isimli şahıs, tartıştığı annesi E.V.'ye öfkelenerek yaşadıkları evi ateşe verdi. Olay anını sosyal medya üzerinden canlı yayınlayan S.Ö., izleyenleri dehşete düşürdü. Yangın, itfaiye ekiplerinin yoğun çabası sonucu kontrol altına alınırken, S.Ö. polis tarafından gözaltına alındı. Bu üzücü olay, aile içi şiddetin ve sosyal medyanın yanlış kullanımının ne denli tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Yangın Anı Canlı Yayında
Olay, 14 Nisan gecesi Merkez Mahallesi'nde meydana geldi. S.Ö. ve annesi E.V.'nin kiracı olarak yaşadığı 3 katlı binanın üst katındaki dairede çıkan yangın, kısa sürede büyüdü. S.Ö.'nün yangını sosyal medyada canlı yayınlaması, olayın vahametini daha da artırdı. İzleyenler, alevler içinde kalan evi ve S.Ö.'nün umursamaz tavırlarını şaşkınlıkla izledi. Sosyal medyada hızla yayılan görüntüler, büyük tepki topladı.
İtfaiye Ekipleri Seferber Oldu
Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. İtfaiye ekipleri, alevlere müdahale ederek yangını kontrol altına almaya çalıştı. Yoğun çabalar sonucu yangın söndürülürken, dairede büyük çapta maddi hasar meydana geldi. Yangının çıkış sebebiyle ilgili soruşturma başlatıldı.
Gözaltına Alınan Şahıs Hakkında Soruşturma Başlatıldı
Olayın ardından S.Ö. polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Şahıs hakkında "mala zarar verme", "kasten yangın çıkarma" ve "sosyal medyayı kötüye kullanma" gibi suçlardan soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Yetkililer, olayın tüm yönleriyle araştırıldığını ve gerekli yasal işlemlerin yapılacağını bildirdi. Bu tür olayların önüne geçilmesi için toplumun bilinçlendirilmesi ve aile içi şiddetin önlenmesi gerektiği vurgulandı.
Bu üzücü olay, sadece bir evin yanmasıyla sınırlı kalmayıp, toplumda derin yaralar açtı. Aile içi iletişimin önemi, şiddetin çözüm olmadığı ve sosyal medyanın bilinçli kullanımının gerekliliği bir kez daha anlaşıldı. Yetkililerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu tür olayların önüne geçmek için daha fazla çaba göstermesi ve toplumu bilinçlendirme çalışmaları yapması büyük önem taşıyor.