Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile DEM Parti heyetinin gerçekleştirdiği son görüşmeyi değerlendirerek, bu buluşmanın sadece siyasi bir temas olmadığını, aynı zamanda toplumsal fay hatlarını onarma ve ortak bir gelecek inşa etme kararlılığının bir göstergesi olduğunu vurguladı. Aydın, Türkiye'nin kritik bir eşiği aşmak üzere olduğunu ve "Terörsüz Türkiye" idealine doğru ilerlediğini belirtti.
"Terörsüz Türkiye" İdeali ve Dönüşüm
Aydın, "Terörsüz Türkiye" idealinin demokrasinin kökleşmesi, toplumsal barışın kalıcılaşması ve Türkiye’nin küresel düzlemde oyun kurucu bir özne haline gelmesi açısından tarihi bir eşiği temsil ettiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği, milletin iradesi ve devlet aklının stratejik vizyonu sayesinde bu sürecin olgunlaştığını ve somut ilerlemeler kaydedildiğini belirtti.
Bakan Yardımcısı Aydın'ın açıklamalarına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile DEM Parti heyeti arasındaki görüşme, sadece siyasi bir temas olmanın ötesinde, toplumsal fay hatlarını onarma ve ortak bir geleceği inşa etme iradesini yansıtıyor. Dünya dengelerinin hızla değiştiği bir dönemde Türkiye, tarihi hafızasından beslenerek yeniden yön belirleyici bir konuma yükseliyor. Bu süreçte geçmişin yüklerinden sıyrılıp, ortak değerler etrafında buluşan daha kapsayıcı ve yenilikçi bir anlayışla hareket etmek gerekiyor. Yeni bir dönemin ruhunu yakalamak ve geçmişten ilham alarak geleceği birlikte inşa etmek büyük önem taşıyor.
Kalkınma ve Toplumsal Aidiyet
Aydın, "Terörsüz Türkiye" hedefinin sadece güvenlik eksenli bir politika olmadığını, aynı zamanda demokratik kazanımların güçlenmesini, sivil siyasetin alanının genişlemesini ve toplumsal refahın artmasını sağlayacak stratejik bir adım olduğunu vurguladı. Bu yönde atılan her adımın kalkınmayı hızlandıracağını ve toplumsal aidiyeti güçlendireceğini belirtti. Ancak bu ilerleyişten rahatsız olan çevrelerin süreci sabote etmek için fırsat kollayabileceğini, bu nedenle yapıcı yaklaşımları esas alarak kararlılıkla ilerlemek gerektiğini sözlerine ekledi.
Ayrıca, TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in rahatsızlığına değinen Aydın, Önder’e geçmiş olsun dileklerini iletti ve Önder’in sürece katkı sağlayan yapıcı dilinin sürecin sağlıklı ilerleyişinde önemli bir rol oynadığını belirtti.
Birlik ve Beraberlik Vurgusu
Aydın, sürecin başarıyla tamamlanabilmesi için siyasi partilerden kanaat önderlerine, sivil toplumdan medyaya kadar herkesin ayrıştıran, ötekileştiren söylemler yerine birleştirici, kapsayıcı ve onarıcı bir sorumluluk bilinciyle hareket etmesinin elzem olduğunu vurguladı. Türkiye'nin yüzyıllar boyunca nice krizleri aşmış, nice medeniyetleri bağrında yoğurmuş kadim bir yurt olduğunu hatırlattı. Bu büyük medeniyetin bugünkü temsilcileri olarak, barış içinde bir arada yaşamanın mümkün olduğunu göstermek zorunda olduklarını ifade etti. "Türkiye Yüzyılı" sadece teknolojik ve ekonomik adımların değil, aynı zamanda toplumsal barışın, kardeşliğin ve huzurun yüzyılı olacaktır dedi.
Sonuç olarak, Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın'ın açıklamaları, Erdoğan-DEM Parti görüşmesinin Türkiye için umut verici bir adım olduğunu ortaya koyuyor. Bu görüşme, toplumsal barışı tesis etme, terörle mücadelede yeni bir sayfa açma ve ülkenin kalkınmasını hızlandırma potansiyeli taşıyor. Ancak bu sürecin başarıya ulaşması için tüm kesimlerin yapıcı bir tutum sergilemesi ve ortak bir amaç etrafında birleşmesi gerekiyor. Türkiye'nin geleceği için bu tarihi fırsatın en iyi şekilde değerlendirilmesi büyük önem taşıyor.