İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yürütülen yolsuzluk ve terör soruşturması gündemdeki sıcaklığını koruyor. Soruşturma kapsamında 106 şüpheli hakkında çeşitli suçlamalar bulunurken, İmamoğlu'na en yakın isimlerden Murat Ongun'un tutuklanması ve ardından yazdığı mektup büyük yankı uyandırdı. Ongun, mektubunda, İmamoğlu'nun tutuklanmasına Batı'nın sessiz kalmasına sert tepki gösterdi.
Ongun'dan Batı'ya Sitem Dolu Mektup
İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun, tutuklanmasının ardından Odatv Yazı İşleri Müdürü Can Özçelik'e bir mektup gönderdi. Kendi el yazısıyla kaleme aldığı mektupta Ongun, Batı'nın (ABD ve Avrupa) Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına sessiz kalmasını eleştirdi. Ongun, mektubunda şu ifadelere yer verdi:
"Büyükelçi yemekleri, buluşmaları hep böyle istismar edildi. İmamoğlu'nun en kritik döneminde, yani tutuklandığında gördük ki öyle değilmiş. Batı tutuklamaya SUS-PUS, ABD SUS-PUS, Avrupa SUS-PUS. Dişe dokunur, etkili tek eleştiri yok. Bu durumda; uydurma bir palavranın daha yok oluşuna tanıklık ettik."
Ongun'un bu sözleri, Batı'nın Türkiye'deki siyasi gelişmelere yaklaşımı konusunda önemli bir tartışma başlattı. Özellikle, daha önce İmamoğlu'na destek veren Batılı ülkelerin, soruşturma sürecinde sessiz kalması dikkat çekici bulundu.
Soruşturmanın Arka Planı
İBB'ye yönelik soruşturma, "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" gibi ciddi suçlamaları içeriyor. Murat Ongun'un sahibi olduğu "Reklam İstanbul" firması aracılığıyla İstanbul'da yaşayan vatandaşların kişisel verilerini ele geçirdiği iddiaları da soruşturmanın önemli bir parçasını oluşturuyor. Ortaya çıkan ses kayıtları, Ongun ve Serdal Taşkın'ın "İstanbul Senin" uygulamasıyla 16 milyon İstanbullunun kişisel verilerini nasıl sattıklarını gözler önüne seriyor.
Soruşturmanın Muhtemel Etkileri
İBB'ye yönelik soruşturma ve Murat Ongun'un açıklamaları, Türkiye siyasetinde önemli yankılar uyandırabilir. Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında yeni gelişmelerin yaşanması ve kamuoyunun daha fazla bilgiye ulaşması bekleniyor. Özellikle Batı'nın sessizliğinin arkasındaki nedenlerin ortaya çıkması, Türkiye-Batı ilişkileri açısından da belirleyici olabilir. Bu süreçte, soruşturmanın hukuki çerçevede yürütülmesi ve adil bir yargılama yapılması büyük önem taşıyor.
